Euro 24’te günün en önemli karşılaşmasıydı İspanya-Hırvatistan mücadelesi.
Geçmişte oynadıkları çok maç kıran kırana ve bol gollü geçmişti.
İspanyolların kalitesi tartışılamazdı. Onlar bir dünya markasıydı.
Hırvatlar da yabana atılacak bir ekip değildi. Son dünya ikincisiydi.
İspanyollar genç, sıcak kanlı ve tez canlı.
Hırvatlar ise yaşlı, disiplinli ve sabırlı.
Hangisi kazanacaktı?
İspanya matadorların ve golcülerin ülkesidir. İspanyollar, arenalarda yarattıkları ilahlar gibi futbol alanlarında da Olimpos Dağı’ndaki tanrılar gibi golcüler yarattılar.
Bugün buna bir kez daha tanık olduk.
Sahadaki matador İspanya Teknik Direktörü Luis de la Fuente’ydi.
Matadorlar cesur insanlardır.
Fuante de onca eleştiriye rağmen öyle bir forvetle çıktı ki Hırvatistan karşısına, yeni nesil İspanya’nın temeliydi bu.
Sağlam bir temeldi.
Sağda 16 yaşındaki Yamal, solda 21 yaşındaki Williams, santrfor ise tecrübeli bir gol ustası Morata.
Bu forvet sağlam Hırvat savunmasını hallaç pamuğu gibi attı.
Öylesine etkili oldular ki, İspanya ilk yarının sonunda soyunda odasına giderken tabelada 3-0 yazıyordu.
Morata,Fabian Luis ve
Carvajal’ın golleri ilk 45’te Hırvatlara cehennemi yaşattı.
Diyeceksiniz ki, İspanyollar bu golleri atarken Fenerbahçe kalecisi Livakoviç ne yaptı.
Seyretmekten başka yapabilecek bir şeyi yoktu.
İkinci yarıda İspanyollar 3-0’ın rahatlığıyla oyunu rölantiye aldı.
Hırvatlar ise sikinse de, İspanya savunmasını aşamadılar.
Oysa bu savunma turnuva öncesi özellikle stoperler konusunda çok eleştirilmişti.
Ama Fuante doğru bildiği yolda inat etti.
İspanyollar “Mas vale pájaro en mano que ciento volando” derler.
“Eldeki serçe, damdaki güvercinden iyidir.”
Fuante’nin elindeki serçelerden oluşturduğu bu savunma Hırvatların tecrübeli golcülerine gol şansı vermedi.
Maçın istatistiklerine bakarsanız, Hırvatistan gol hariç her alanda üstün.
Ama dedik ya, İspanyollar, arenalarda yarattıkları ilahlar gibi futbol alanlarında da Olimpos Dağı’ndaki tanrılar gibi golcüler yarattılar.
Sonuçta Cehennem Grubu diye anılan B Grubunda golcülerini konuşturan İspanya kazandı.
Bu galibiyet gençlere güvenmenin eseriydi.
Milli Takımımızın teknik direktörü Montella’nın bir açıklamasını okudum.
Demiş ki, “Arda Güler İtalya maçında iyiydi ama bizi anlaması gerek. Gürcistan karşısında onunla başlayıp başlamama konusunda henüz karar vermedim.”
Montella’ya İspanya Teknik Direktörü Fuante’ye bakmasını öneririm.
Adam 16, 21 yaşındaki gençlerle Hırvatistan’ı dize getirdi.
Cesur ol.
Arda’yı onbirde oynat.
Sana Don Kişot ol demiyoruz ama Sanco Panço da olma.